Cenk Bey hem sizden hem de Lumnion’dan bahseder misiniz? 

Ben Cenk Tabakoğlu şirketin CEO’suyum. Yaklaşık 20, 25 senedir kurumsal geçmişten geliyorum. Aslen bankacıyım, herhalde öyle demek daha doğru olur. Bir 20 sene çeşitli bankalarda üst düzey pozisyonlarda Türkiye’de ve yurtdışında çalıştım. Sonrasında orta ölçekli yine bilinen bir sigorta şirketinin 5 yıl CEO’luğunu yürüttüm. Akabinde de şimdi Lumnion’da sigorta şirketlerine global çapta hizmet veren bir şirket kurduk ve bununla da devam ediyoruz. Yani biraz kendimden belki özel olarak bahsedecek olursam. Evliyim, 2 çocuğum var. Karagümrüklüyüm dolayısı ile hem taraftar olarak hem semte bağlılık noktasında global anlamda Türkiye’den çıkmış dev şirketlerle rekabet edecek düzeyde yaptığımız işin en iyisini yapmaya çalışan bir şirket Lumnion baktığımızda. Bunuda büyümeye ve geliştirmeye devam ediyoruz kısaca.  

“Bir sigorta şirketinde 5 yıl CEO’luk yaptım.”

Lumnion’un kuruluşundan bu yana gelişim sürecini özetler misiniz?

Lumnion’un hikâyesi ben belli bir dönem sigorta şirketinde çalışırken özellikle rakiplerimizin ürünlerinde kullanıyorduk orada fakat bu ürünlerin piyasa şartlarında Türkiye’de olsun yurtdışında olsun bazı ihtiyaçlara cevap vermediğini gördük. Yani ilk başta orada başladı ve kendimiz bunlara çözümler, yan çözümler geliştirmeye çalışıyorduk. Sonrasında ayrıldıktan sonra yine şirketteki birlikte çalıştığımız iş ortaklarımızla da böyle bir yeni nesil, daha teknolojik, daha yapay zekâ makine öğrenmesi gibi teknolojilerde kullanan bu tarz bir ürünün sektörün ihtiyaçlarına daha iyi cevap vereceğini düşündük ve buna giriştik. Giriştiğimizde tabi ne kadar zor bir işe soyunduğumuzun pek farkında değildik. Gittikçe dallanıp budaklanan aslında hiç geliştirilmesi bitmeyen yaşayan bir organizma gibide düşünebiliriz aslında bizim platformumuzu. Lumnion bugün ne yapıyor derseniz? Sigorta şirketlerinin kullandığı yapay zekâ tabanlı fiyatlama platformları geliştiriyor. Hangi ürünlerde bunlar kullanılıyor? Baktığımızda daha çok verisi bol yani büyük veri üzerinde modelleme algoritmaları kullanarak modelleme yapıyorsunuz en nihayetinde. Hangi ürünler? Kasko, trafik, yangın sigortası, şimdi gün geçtikçe biraz daha elektronik cihaz sigortası yani biraz daha perakende müşterilerin kullandığı ürünler diyebiliriz. 

“Kendimiz çözümler, yan çözümler üretmeye başladık.”

“Yapay zeka tabanlı platformlar geliştiriyoruz.”

2022 nasıl geçti? 2023 yılının ilk yarısına dair hedeflerinizin ne kadarını gerçekleştirdiniz? 

Şimdi 2022 yılı bizim için çok kritik bir seneydi. Çünkü biz Türkiye’de rüştümüzü ispat edip ürünlerimizi geliştirdik ve artık yurtdışına yavaş yavaş gitmeye çalıştığımız bir seneydi. Oradaki ilişkilerimizi oluşturduğumuz ve nasıl gideceğimizin stratejisini ve planlamasını yaptığımız bir yıldı. O anlamda çok önemli adımlar attık 2022’de. Şimdi 2023tede bu adımların devamını getiriyoruz. Yani bu günden itibaren birazdan da daha detaylı bahsederiz. Bizim Almanya dada şirketimiz var ve Almanya’da çok ciddi iş birliklerine imza attık burada. En önemlilerinden bir tanesi SAP bugün bizim ürünlerimizi Lumnion ismi ile Almanya’da Almanca konuşan diğer ülkelerde ve Benelüks Ülkelerinde başlamak üzere sonrada global olarak satış ve pazarlamasını artık SAP Yürütüyor. 

"Türkiye’de rüştümüzü ispat ettik.”

Bu bir ilk mi? İlk defa Almanlar bizim ürünümüzü satıyor diyebilir miyiz?

Öylede diyebiliriz. Çok teknolojik bir ürün, belki de bunun önemli olan kısmı bunun ne kadar yüksek bir teknoloji ile yapıldığı. Tabi onlarda ürünleri incelediler ve 1 sene çok zorlu süreçler tabi alman bir şirkette çalışmak hele dünyanın en büyük yazılım şirketinden bir tanesi SAP onlarla böyle bir iş birliğine imza atmak, çok olağan değil Türkiye’den çıkmış bir şirkete. Onlarına dünyada aslında bu anlamda sigortacılıkta bir başkasından böyle bir teknoloji ürünü alıp kendi platformlarına entegre edip müşterilerine sundukları ilk ve tek şirketiz. O anlamda da onlar içinde bir ilk olma özelliği taşıyor. Tabi gurur verici. Şimdi bunun arkasını getirip çok hızlı bir şekilde penetre olup onlar ile birlikte yani bu işi globalde dünyada en iyi yapan şirket olmak zaten hedefi ile yola çıkmıştık. Bizim hiçbir zaman hedefimiz Türkiye’de bu işi en iyi yapan olmak olmadı. Zaten Türkiye’de bizim rakibimiz yok rakiplerimiz hep global. Bu işi yapan dünyada 4 şirket var bir tanesi de biziz. Dolayısı ile o anlamda globalleşme açısından 2023 bizim için kritik bir süreç başladı. 2023te artık yurt dışında, özellikle Almanya’da müşteri sayımızı artırıp SAP ile iş birliğimizi dahada geliştirip devam etmek istiyoruz kısaca bunlar.

“Türkiye’de bizim rakibimiz yok.”

Dünya genelinde 4 şirket mi bu sektörle ilgileniyor?

Evet, 4 tane şirket var bunu yapan. 1 tanesi İngiliz Amerikan, en büyük aslında o. Sonra Fransız bir şirket var bize daha yakın makine öğrenmesi ve teknoloji konusunda yakın hareket eden bir şirket. İsrailli bir şirket ve birde biz varız. Bizlerde Türk alman bir şirketiz diyebiliriz herhalde şu an.

2023 yılı ilk çeyreği sizin için nasıl geçti?

Çok iyi geçiyor. Gelir anlamında söyleyecek olursak geçen senenin üzerinde bir geliri ilk 6 ayda yakaladık. Dolayısı ile o anlamda iyiyiz ama bizim hedefimiz, ana hedef yurt dışında bu işi yapan bir numaralı şirket olmak. Biz 1 numara olmak istiyoruz. Onun içinde hızlıca yurtdışında kanalize oluyoruz.

“Geçen senenin üzerinde bir geliri ilk 6 ayda yakaladık.”

Yeni bir alanda yeni bir ürün sunacak mısınız? Sektörel iş birliklerinizden de bahsedebilir misiniz?

Tabi yani biz yeni bir ürün sunmayacağız aslında. Bizim platformumuz gün geçtikçe değişen büyüyen ve farklılaşan bir ürün. Yani kendisi yaşayan bir ürün baktığımızda. Bu platformunda yaptığımız kısımları, ilk adımları yavaş yavaş biz şirketleri biraz daha teknoloji noktasında başka noktalara götürmeye çalışıyoruz. Bunun ilk adımlarını mevcut ürün gamımızla attık. Bu platform gün geçtikçe yeni özelliklerle gelişiyor. Çok yani teknik detayına girmeyeyim sonuçta aktüel bir program ve fiyatlama için çok teknik bir konu. Sigorta için sigortacının en teknik konusu ve alanı bizim çalıştığımız alan. Burada teknolojinin daha yoğun kullanımı bizim için önemli işte SAP dediğim gibi bir iş birliğimiz var. AWS Amazonun teknoloji kısmı ile yani bulut hizmetleri tarafı ile iş birliğimiz var yine Almanya’da. Biz bu fiyatlamayı otonom hale getirmeye çalışıyoruz. Aslında bizim vizyonumuz o. Onun ilk adımları bu ürünlerin böyle bir becerisi var fakat altyapısal olarak tabi dünyada bazı özellikle hem yazılım hem arkadaki makine öğrenmesi çalıştıracak bilgisayar gücünün olması önemli. Orada da işte AWS ile iş birliğimiz var. Yavaş yavaş dünyadaki fiyatlama süreçlerini çok daha farklı bir noktaya otanorm fiyatlamaya doğru götürmeye çalışıyoruz.

“Platformumuz gün geçtikçe değişen büyüyen ve farklılaşan bir ürün.”

Yapay zeka tabanlı fiyatlandırma platformu olarak fuarda ödül almıştınız. Teknolojiyi en iyi kullanan markaların başında geliyorsunuz. Biraz bundan bahseder misiniz?

Biz bir teknoloji şirketiyiz. Biz tabikide sigortacılık sektörünün içerisindeyiz fakat bizim ana yaptığımız faaliyet yazılım geliştirmek, teknolojiyi kullanma, makine öğrenmesi, yapay zekâ. Bunların sigortacılıkta tabi operasyon olarak kullanılabilirlikte önemli tabi bizim için. b iz bir şeyi yapay zeka çok sexy bir terim geliyor herkese. Hani herkes yapay zeka makine öğrenmesi kullanalım istiyor ama bunu gerçekten kullanabilmek önemli. Yani gerçek bir soruna onun çözüm getirmesi lazım. Biz birazda tabi operasyonel kullanımlığada odaklıyız. Tabiki sektörün içerisindeyiz. Sigortacılığın nereye gittiğini çok iyi takip ediyoruz, bakıyoruz ama daha yoğun olarak takip ettiğimiz taraf teknoloji tarafı ve teknolojinin bu alanda kullanımı.

“Biz bir teknoloji şirketiyiz.”

Daha önce sigorta şirketlerinde görev yaptınız. Bugünkü işinize bir etkisi oldu mu?

Evet, tabi oldu. Olmaması mümkün değil.

Türkiye’deki sigorta sektörü ile ilgili yorumunuzu alabilir miyiz?

Ben sektörün dışında olduğum için konuşmam belki biraz daha kolay. O anlamda sektör içerisindeyken biraz daha zor yani öncelikle bir kere çok zor herkesin yaptığı iş onu kabul etmek lazım. Türkiye’de sigortacılık yurtdışından daha zor. O kadar çok bilmeyen, o kadar çok değişken faktör var ki bir gün bir kalkıyorsunuz yönetmelik değişmiş olabiliyor. Şimdi yurt dışında biraz daha stabil bu işler. Bunun için masanın öbür tarafında olan arkadaşlar tabi zor görevler üstleniyorlar. Geleceğe yönelikte tabi yapısal değişikliklerin yapılıp bazı bugün ki problemlerin artık giderilmesi lazım. Her anlamda zor bir sektör. O yüzdende dışarıdan böyle ahkam kesmek doğru olmaz benim açımdan ama biz takip ediyoruz tabi. Yapılması gerekenler belki biraz daha teknolojik olarak hani bizim yaptığımız ürünler, yaptığımız çalışmalarında bence burada faydaları vardır illaki. İşte tavan fiyatlar var herkesin şikayet ettiği bunların değişmesi, serbest piyasaya geçilmesi lazım. Aslında düzenleyici otoritede bunu istiyor baktığımızda ama bunu geçerken de bu tarz modern belki araçlarla o fiyatlamaların daha doğru yapılması lazım. Yani tavan taban fiyattan ziyade doğru fiyatlamayı biraz teknolojiyi kullanarak yapmak herhalde sektör açısından daha iyi olabilir. Düzenleyici otoritede bunu bu şekilde denetleyebilir. Yurtdışında böyle tarifeler raporlanır düzenleyici otoritede bunu bu şekilde denetleyebilir. Yurtdışında böyle tarifeler raporlanır. Onlarda bakarlar kim nasıl riski belirlemiş. Bakıyorsunuz işini çok iyi yapan şirketlerde kötü fiyatlama yapan bir şirketin sebebi ile zor durumda kalabiliyor. 

“Türkiye’de sigortacılık yurtdışından daha zor.”

“Yurtdışında böyle tarifeler raporlanır.”

Genel olarak trafik ve kaskoya odaklanıyoruz. Acentelerin farklı ürünler için bir yönelimi yok. Biraz bundan bahseder misiniz?

O dönemde yoktu. Karlılık sorunu her dönem sigortacılıkta var. Karlılığı biz tabi her zaman sigortacılar olarak eski dönemden de karlı geçen bir senenin ardından da hemen o karlılığı azaltmak için kendimizde bazı aksiyonlar alıyoruz. Doğru olmuyor tabi.  Ürünleri çeşitlendirmek lazım. Sigorta bizde biraz daha vergi gibi trafik sigortasıda zorunlu olduğu için.  Ama yurt dışında öyle değil. Yani orada iş kurduğunuz zaman, orada bir ev tuttuğunuz zaman hemen ilk yapacağınız iş sigorta poliçeleri satın almak. Çünkü gerçekten sıkıntı yaşayabilirsiniz bu durum ile ilgili. Biraz daha ihtiyacı çözmeye yönelik ürünlerin çıkması, kanalların çeşitlenmesi herhalde faydalı olur diye düşünüyorum.

“Karlılık sorunu her dönem sigortacılıkta var.”

Lumnion ve Cenk bey için dönüm noktalarınız neler oldu?

Valla dönüm noktaları tabi 1.’si ilk müşterimizi kazandığımız, ilk bu işe girdiğimiz ve bir müşteri ile çalışmaya başladığımız noktalar dönüm noktaları. 2. Dönüm noktaları bizim Almanya’da şirketimizi kurduktan sonra Almanya’da 2 tane teknoloji merkezi var sadece sigortacılık ile çalışan Almanya Federal Hükümetinin desteklediği. Oralara girmemiz ve oralarda kabul görmemiz ve sonrasında işte biraz önce bahsettiğim bu iş birliği yapan firmaların gelip bizlerle görüşmeye başlaması 2. Dönüm noktası yani yurt dışına çıkış olarak biz bir Almanya’yı tercih ettik ve onun hakikaten vücuda geldiğini işte ………. deniyor buna ……. Onların vasıtası ile yurt dışına adım attığımız, ilk yurtdışından müşterimizi kazandığımız ve çalıştığımız günde 2. dönüm noktası. Sonrasında da işte bu iş birlikleri.

“Bir müşteri ile çalışmaya başladığımız noktalar dönüm noktaları.”

Sizin başarınızın arkasındaki en önemli faktörler neler ve gelecekte bu faktörleri dahada güçlendirmek adına hangi adımları atıyorsunuz? 

Öncelikle Lumnion’un başarı faktöründe arkasındaki en önemli etken, inanmış bir takımla olması. Bizim çok iyi bir ekibimiz var. Kurulduğumuz günden beri arkadaşlar bizle devam ediyorlar. Hepimizin ortak bir tane hedefimiz var.  Globalde bu işi yapan en iyi şirket biz olmak istiyoruz. O yüzden dediğim gibi bizde kimse kurumsal bir hayat için çalışmıyor. Herkes burada hedef için çalışıyor ve hepimizin aslında bu hayali yani Türkiye’den çıkmış bir teknoloji şirketi yaratıp bunu globalde bir numaraya taşımak bizi en önemli motive eden şey bu 1.’incisi. 2.’ncisi çalışırken eğlenmek gerekiyor. Biz hem çalışan hem güzelde eğlenen bir ekibiz hem çalışan faaliyetler anlamında hem de bu ekip ruhunda bir arada olmak işte Playstationlar oynarız birlikte sağ sola gideriz yemekler yeriz eğleniriz yurt dışına da çıktığımızda Almanya da sonuçta şirketimiz var orada da güzel zamanlar geçiriyoruz. Yani bizim için birlikte güzel ve kaliteli zaman geçirmekte çalışmak kadar önemli bunları bir araya getirdiğiniz zaman zaten başarı biraz daha geliyor diyebiliriz. 

“Bizim çok iyi bir ekibimiz var.”

2024 ajandanızda hangi konu başlıkları var?

2024’te bir tane konu başlığı var o da globalde çok hızlı bir şekilde büyümek ve yeni müşteriler kazanmak işte SAP‘yle olan bu iş birliğimizde daha iyi bir noktaya taşımak ve dünya çapında da bu işi en iyi yapan şirket noktasına doğru ilerlemek. Bizim bunun dışında bir ajandamız yok, ajandamız çok net.

Hem içinde bulunduğunuz sektör hem de sigorta sektöründe karşılaştığınız en büyük zorluklar neler oldu?

Yani şimdi sigortacılıkta konvansiyonel bir sektör. Ben bankacılıktan sigortacılığa geçtiğimde sigorta uzun yıllar sigortacılık yapan arkadaşlarımız var çok ta tecrübeliler bu konu da biraz bazen dışardan gelenler kabul görmüyor yani orda kendinizi kabul ettirme noktasında zorlanabiliyorsunuz hani sigortacılıkta kendini özel bilgi gereksinimi olanda bir sektör baktığımızda. Çalıştığımız şirketlerde de bazen şunu yaşıyoruz bence sadece bize özel değil tabi biz hani bu işi artık kendimiz tabi ispat ettik şimdi öyle bir şey yaşadığımızı söyleyemem ama ilk bu işe giriştiğimizde yani gerçekten siz bu vaat ettiğiniz ya da söylediğiniz ürünleri yapıyor musunuz? Yani bunlar sonuçta teknolojiyle ilgili ürünler yazılım ürünleri rakipler hep yabancı çok büyük şirketler yani Lumnion acaba Lumnion ürünleriyle bunu gerçekten yapıyor mu Tabi zaman içerisinde bu yaptığımız iş birlikler çalışmalarla bunu kırdık o anlamda bir sıkıntı yaşamıyoruz artık ama ilk işe giriştiğimizde bunlar hep böyle insanların kafasında yavaş yavaş belirleyen soru işaretleri olabiliyordu.

“Sigortacılık konvansiyonel bir sektör.”

Sektörle ilgili bir mesajınız var mı?

Yani sektörle ilgili çok bir mesajım yok açıkçası zaten hani konuştuk yani herkese kolaylıklar diliyorum yani zor bir sektör bir yandan işte enflasyon baskısı askeri ücretin artışları bunların rezervelere yansıması herkes uğraşıyor bunlarla fiyatlama tarafı bir yandan daha kritik hale geliyor o yüzden işte döviz baskısı dövizin önümüzdeki dönem ne olacağı enflasyonun ne olacağı bunlar hep maalesef Türkiye de bu işle ilgilenen işçilerin uykularını kaçıran konular o yüzden de

Sigorta sektöründe yöneticilik yapıyor olsaydınız önerileriniz neler olurdu?

Valla yani bunu zaman zaman düşünüyorum bende niye olurdu neyi farklı yapardım diye gerçekten teknolojiyi çok yoğun kullanırdım yani bugün bizim yaptığımız işler olsun başka alanlarda da teknoloji çözümleri var hasar alanında olsun başka alanlarda biraz daha son teknolojiyi kullanıp çok daha analitik kararlar alabilen bir şirket oluştururdum diye düşünüyorum.

Teknolojiye yatırım yapıyorsunuz diyebilir miyiz? 

Evet çünkü şeyi görüyorum ben yani sektörde tabi her gün bir yangın çıktığı için bir yerde herkes yangın söndürmekle uğraşıyor o yüzden de öyle orta uzun vadeli biraz daha işte teknolojiye yatırım yapayım bunu daha iyi nasıl yaparım nasıl çözerim noktasında ilerlemek çok kolay olmuyor fakat dışarda olduğu zaman hani bu ihtiyacın bunu yapsanız aslında çok daha iyi bir noktaya gideceğinizi görüyorsunuz belki bizim hani dışarda olmamızın verdiği bir avantaj diyebilirim ama şirketin içinde olduğunuzda da o günlük hengamenin içerisinde bu kararların alıp ilerlemekte zor oluyor onu da kabul ediyorum. Çünkü bizde yaşadık bunları dolayısıyla bir denge de bunları götürmek lazım herhalde.

Acenteler için teknolojinin önemi ne olmalıdır?

Yani şimdi yurt dışı tabi örneklerine bakıyoruz kurulmuş dijital sigorta şirketleri var dijital kanalların nasıl geliştiğine bakıyoruz yani acente yapısı Türkiye de bazı şeyleri her ne kadar pozitif katkı sağlasa da negatif katkı sağladığı yerlerde var dolayısıyla bu dijitalleşme yani ürünlerin müşteriye ihtiyacı olduğu nokta da daha hızlı ve daha etkili şekilde buluşması noktasında bence orada değiliz dolayısıyla bu yapıların epey bir değişmesi lazım. Akan suya karşı durmak mümkün değil. Dolayısıyla suda bir noktada yolunu bulur yani bunu acente tarafından yapılmadığı nokta da alternatif kanallar zaten onun yerini alır. Biraz orda herhalde teknolojiye ve işte bu dağıtım kanallarının yapılaşmasına odaklanmak lazım.

"Akan suya karşı durmak mümkün değil.”

Sektördeki yöneticilerle bu konuları paylaşıyor musunuz?

Yani onlarda eminim görüyorlardır tabiki sohbetlerde konuştuğumuz konuların arasında

Çalışma hayatında sizin için olmazsa olmazınız nelerdir? 

Olmazsa olmaz iyi bir ekip birincisi sonra da hakikatten ben iyi anlaştığım insanlarla çalışırım her zaman hayatımda böyle oldu çünkü anlaşamıyorsanız aslında eşinizden çocuğunuzdan daha çok vakti iş yerinizdeki arkadaşlarınızla geçiriyorsunuz. Bu bizim içinde böyle herkes içinde böyle. Hoş şimdi iş yeri konsepti çok değişti yani bizim mevcut işyerimizle böyle biraz daha keyif odaklı ve arkadaşlarımızın eğlenceli vakit geçirmesine odaklı yani 1.’incisi Ekip 2.’ncisi eğlenerek çalışmak. Yani hakikatten benim için sıkıcı bir şekilde çalışmak çok mümkün değil. Biz bazen oturuyoruz 2 saat burada playstation oyuyoruz yani ekiple baya yani herkes oturuyoruz. Başka işte beraber yemek yapıyoruz işte bahçeli bir yerimiz var bizim oturuyoruz mangal yakıyoruz gün içerisinde herhangi bir gün olabilir bu arada yani. Dolayısıyla biraz bu çalışmanın sıradanlığından kurtulup herkes çalışıyor. Bazen gidiyoruz gün içerisinde ofiste daha çok sohbet ediyoruz keyifli vakit geçiriyoruz akşam eve gidip çalışıyoruz yani artık çalışma mekân ve çalışma düzenleri de değişti Bazı arkadaşlarımız hiç ofise gelmiyor. Bizim bugün Türkiye’nin çeşitli illerinde çalışan ayda bir gelen bizleri gören oturup kahve içip sohbet ettiğimiz arkadaşlarımız var keza yurt dışında çalışan arkadaşlarımız var bu şekilde yani bu eski bir çalışma şekilleri artık çok değişti.

“Benim için sıkıcı bir şekilde çalışmak çok mümkün değil.”

Çay insanı mısınız? Yoksa kahve insanı mısınız? 

Ben çok kahve içerim günde 15 tane içerim. 

Film seyretmeyi seviyor musunuz?

Yani sinemada izlemeyi tercih ediyorum izlerim yani film izlemeyi de severim ama öyle evde oturup ta çok ta devamlı film izleyen bir insan değilim dir

Ne tür filmlerden hoşlanıyorsunuz?

Biraz daha komedi filmleri seviyorum çünkü gün içerisinde zaten hayatımız ülkenin işte sıkıntıları dertlenip durduğumuz için komedi filmleri ya da keyifli işte aksiyon komediler biraz daha bana çekici geliyor o tarz filmler daha çok hoşuma gidiyor. 

Yapmaktan keyif aldığınız bir hobiniz var mı?

Tabi yani birkaç tane hobim var aslında futbol bir tanesi ben kendimde futbol oynadım Ben üniversiteye Almanya da gittim hani o kısmı belki atladık bir Amerika Üniversitesine gittim………. Fakat 4 sene Almanya da kaldım. Almanya da orda yarı amatör bir kulüpte sol back oynuyordum baya yani iyi bir futbol geçmişim vardır. Şimdi oynayamıyoruz tabi sakatlandık yaşta ilerledi. Hem oynamayı seviyorum hem seyretmeyi çok severim. İşte yani futbol hakikatten tutku. Galatasaraylıyım Hem kulüp üyeliğimde var teşekkür ederiz. Artık Karagümrüklüyüm onunla da gurur duyuyorum. Dolayısıyla 2 tane takım var ve maçlarada gidiyorum yani her ikisininde maçlarına yoğun bir şekilde gidiyoruz. Seyretmekte benim için zevkli ben çok televizyon seyreden bir insan değilimdir genelde bizim evde ekran hep yeşildir yani maç seyrederim.

Deplasmana gidiyor musunuz?

Ara ara yapıyoruz yani çok sık gidemesekte iş yoğunluğundan yapıyoruz özellikle yurt dışı Avrupa kupası olduğunda geçmişte de gidiyorduk şimdi de gidiyoruz şimdi orda da yerimiz olduğu için biraz daha kolay bizim için yani futbol önemli artı eski arabalara meraklıyım antika diyebileceğimiz eski model amerikan arabaları amerikancı derler

Koleksiyonunuz var mı?

Var var ufak bir kendince koleksiyonumuz var onlarla binip dolaşmayı çocuklarla beraber seviyorum. Hoşuma gidiyor dolayısıyla böyle

Bu sektörde olmasaydınız hangi mesleği yapardınız? hangi meslekte olurdunuz bir iki örnek vereyim bu soruya cevaben mesela sigortam net ceo su bora beyle röportaj yapmıştık o bende bu işlerde olmasaydım mobilya marangoza merakım var o işleri yapardım felan dedi Aksigorta genel müdürü Uğur Beye sormuştuk o da akademisyen olurum herhalde demişti quick sigortaya Eyüp Beye sormuştum aklımda kalanlar o da siyasetçi olurdum dedi çünkü siyaset bilimi okumuş. Siz bu işleri yapmasaydınız

Cevap: Valla ben arabalarla ilgili bir şey yapardım herhalde meraklıyım çünkü böyle eski arabaları belki toplama denir ya da restorasyon yapan bir garajım olurdu ve orda kendim de mekanik olarak uğraşmak isterdim. Hala da yapabilirim o kadar yaşımız yok

Hem hobilerinizin hem de sporun çalışma hayatınıza bir etkisi olduğunu düşünüyor musunuz?

Tabi yani disiplin olarak çok katkısı var ben hala haftanın 3-4 günü kesinlikle sabah erken çok erken bir şekilde spora giderim sporumu yaparım yani o hayata bir disiplin katıyor özellikle Almanya futbolculuk dönemimde disiplinli olduğumu çok iyi gördüm ordaki antreman düzeninden ve çalışma prensiplerinden baya bir şey öğrendim yani o anlamda tabi spor çok bence güzel bi de kafanızı zihninizi boşaltmak biraz daha kafanızı rahatlatmakta faydalı buluyorum ben

Gelecekteki plan ve hedeflerinizden bahseder misiniz?

Valla önümüzdeki 5 yıl içerisinde şirketi çok büyük bir hale getirmeye çalışıyoruz. Dünyada bu iş için yapan en büyük şirket haline getirmeye çalışıyoruz. Hayat ne gösterir bilmiyorum bir noktada herhalde bizimde şirketi ya satmamız ya da büyüdükten sonra ayrılmamız gerekebilir o günkü şartlara göre sonrasında ne yapabilirim herhalde işte bu bahsettiğim garajı açarım diye düşünüyorum. Kahveci de açabilirim ama tabi bunlar işin esprisi. Yani ben çok çalışkanda bir insanımdır çok kolay böyle emekli hayatına geçme gibi şeyimiz olmaz herhalde yine farklı bir girişimle ya da yine yapacağımızı farklı işlerle çalışmaya devam ederiz.

Start-Up projeleriniz var mı?

Yok ama hani Start-Up’lara yol gösterme anlamında çokta destek olmaya çalışıyorum çünkü bize de gelip fikir alıp bizden konuşan çok Start-Up oluyor çünkü sonuçta biz yurt dışına çıkmayı becermiş bir Start-Up’ız çok kolay bir şey değil bu bahsettiğim yani sigorta gibi konvansiyonel ve tutucu bir yurt dışında da olan sektörde teknoloji şirketi olarak tekrar o anlamda o yolculukta bildiğimiz yanlış yaptığımız şeylerde oldu sonuçta zaman kaybettiğimiz onlarıda yaptığımız şeyleri paylaşıyoruz ki bizim gibi şirketler daha çok çıksın Türkiye’de.

Hayvan dostlarımıza karşı sevginiz var mı?

“Londra’daki Kırmızı Otobüslerin Camlarını Biz Üretiyoruz” “Londra’daki Kırmızı Otobüslerin Camlarını Biz Üretiyoruz”

Tabi biz yani ben çok köpek severim şu anda da bir tane köpeğimiz var şu an da burada o da bizle beraber burada oturuyor evde de var bir tane köpeğim onun için köpekleri gerçekten çok severim hayvan dostlarımıza herkes korusun kollasın iyi baksın hayırlısı olsun diyelim yani

Sigorta Life izleyicilerine bir mesajınız var mı?

Cevap: Yani ben teşekkür ederim çok bir mesajım yok yani genel olarak şöyle bir mesajım belki olabilir sektöre biz tabi Türkiye de kurulmuş bir şirketiz her ne kadar yurt dışına biraz daha faaliyetlerimizi arttırdıysakta biz bu topraklaran doğmuş bu topraklardaki şirketlere hizmet vermekten zevk alan bir şirketiz yani bunun maddi boyutu da bizim için çok önemli değil açık söyleyeyim dolayısıyla ben hep bunu söylüyorum şirketlere de söylüyorum hani o biz onların şirketiyiz aslında Türkiye’nin şirketiyiz ve sigorta şirketlerinin açık bir çağrı belki burdan bu konularda bizden her nokta da fikir alabilirler öğrenebilirler ürünlerimizi deneyebilirler kullanabilirler ve hani bunun maddi boyutu bizim gerçekten çokta önemli değil biz zaten hani yurt dışındaki faaliyetlerimizde gayet iyi bir şekilde ilerliyoruz belki böyle naçizane bir mesajım olabilir her noktada da her şeyi bize açıp sorabilirler.

Editör: Üveys Altun