Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) Temmuz ayında 2022-2024 yıllarına ilişkin hayat tablolarını açıkladı. Ülkemize özel hayat tabloları, 2013 yılından itibaren Türkiye ve il düzeyinde idari kayıtlardan yıllık olarak üretiliyor.
“Doğuşta beklenen yaşam süresi” Türkiye’de 2021-2023 döneminde 77,3 yıl iken 2022-2024 döneminde 78,1 yıl oldu. 2021-2023 döneminde erkeklerde 74,7 yıl olan doğuşta beklenen yaşam süresi, 2022-2024 döneminde 75,5 yıla yükselirken, kadınlarda ise 80 yıldan 80,7 yıla yükseldi. Bu artış; genel yaşam standartlarının, sağlık hizmetlerinin ve yaşam koşullarının iyileştiğinin bir göstergesi olarak öne çıkıyor.
TÜİK tarafından, doğuşta beklenen yaşam süresi bilgisine ek olarak eğitim durumuna göre beklenen yaşam süresi ile sağlıklı yaşam süresi bilgisi de hesaplandı.
Türkiye’de eğitim düzeyine göre beklenen yaşam süresi incelendiğinde; eğitim düzeyi yükseldikçe beklenen yaşam süresinin uzadığı görüldü. Örneğin; 30 yaşındaki kişilerde, ortaöğretim altı mezuniyeti olanlarda beklenen yaşam süresi 49,4 yıl, ortaöğretim mezununda 50,7 yıl ve yükseköğretim mezunlarında 52,8 yıl. Dolayısıyla, artan yaşam süresi daha uzun bir emeklilik dönemini de işaret ediyor.
Yaşam süresi ile sağlıklı yaşam süresi, gelir ve yaşam koşulları araştırmasında yer alan, kişinin algısına ve beyanına dayanan ‘Son 6 aydır en az bir sağlık problemi nedeniyle günlük faaliyetlerinizde bir sınırlama oldu mu?’ sorusundan elde edilen veriler ve hayat tablosu sonuçları kullanılarak hesaplandı. ‘Sağlıklı yaşam süresi’, 0 yaşında bulunan bir kişi için Türkiye’de toplamda 57,6 yıl, erkeklerde 58,9 yıl ve kadınlarda 56,3 yıl olarak hesaplandı.
Kadınlar her yaş grubunda erkeklere göre daha uzun yaşarken, erkeklerin sağlıklı yaşam süresinin kadınlardan fazla olmasının; yaşam tarzı tercihleri, risk faktörleri ve sağlık hizmetlerine erişim farklılıklarından kaynaklanabileceği düşünülüyor.
Yaşam süresinin artmasıyla birlikte bireylerin emeklilikte geçireceği süre de uzamakta. Daha uzun bir emeklilik dönemine hazırlanmak ve çalışma dönemindeki yaşam standartlarını emeklilik döneminde koruyabilmek için erken yaşta tasarruf ve yatırım alışkanlığı edinmek büyük önem taşıyor. Uzayan yaşam süresi, kamu emeklilik sistemlerinden elde edilecek aylıkların tek başına yeterli olmasını zorlaştırırken, Bireysel Emeklilik Sistemi (BES) ek bir gelir kaynağı olarak her geçen gün daha fazla önem kazanıyor.